Korona virüs olarak bilinen ve Dünya Sağlık Örgütü’nün “pandemi” ilan ettiği Covid-19 virüsüne karşı dünya genelinde farklı seviyelerde önlemler uygulansa da, bu konuda virüsün ortaya çıkıp hızla yayıldığı ilk evreden itibaren salgınla mücadele eden Asya ülkeleri öne çıkıyor. Özellikle Singapur ve Hong Kong’un, salgının merkezi Çin’e olan coğrafi yakınlıklarına rağmen, haftalardır süren çabalarıyla korona virüsün yayılmasını yavaşlatmakta belli bir başarıya ulaştıkları kabul ediliyor. Bunda, 2003 yılında 299 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan SARS salgınından alınan dersin de payı var kuşkusuz.
Hong Kong’un aldığı tedbirler;
Çin’e bağlı Hong Kong da en sıkı önlemlerin alındığı yerler oldu. Hong Kong’da ilk vakanın görüldüğü 23 Ocak’tan sonra sayının artmasıyla acil durum ilan edildi. Okullar kapatılırken, hastalananların kaç yaşında olduğu ve nerede yaşadığına dair bilgiler hükümet tarafından internetten yayınlandı. Karantina altında tutulan veya kendilerini tecrit altına alan binlerce kişinin nerede yaşadığına dair haritalar da halkla paylaşıldı.
Dünyanın en kalabalık noktalarından biri olan ve her gün binlerce Çinlinin ziyaret ettiği bölgede, bu kapsamlı karantina önlemleri sayesinde resmen teyit edilmiş vaka sayısı 120’de kaldı. Bu süreçte toplu taşıma kullanımının çok azaldığı, birçok kafe ve restoranın ateş kontrolü yaparak, yüksek ateşli kişileri içeri almadığı da belirtiliyor. Maskesiz sokağa çıkılmayan, toplu taşımanın kullanılmadığı, düzenli olarak el yıkama anonslarının yapıldığı ülkede, hükümet de her bir vakanın bulunduğu bölgeyi online olarak görüntülemeyi mümkün kılan bir web sitesini hizmete açtı.
Singapur’un aldığı tedbirler;
Singapur şubat ortalarında, Çin’den sonra en fazla vakanın görüldüğü ülkelerden biri olma yolundaydı. Ülkedeki kriz hali henüz tam olarak dinmese de, yüksek para cezalarının da dahil olduğu sıkı önlemler virüsün yayılma hızını kesti.
Önemli bir iş merkezi ve uluslararası ziyaretçi durağı olan ülkede, çok sıkı karantina önlemleri alındı. Binlerce Singapurlu kendilerini evlerinde tecrit ediyor. Yetkililerin rastgele kontrollerinde evde bulunamayanlara 10 bin dolara kadar para cezası veya altı ay hapis cezası getirildi. Kesinlikle evde kalması gerektiği düşünülen hastalar günde birkaç kez telefonla kontrol edildi ve nerede olduklarını internet üzerinden bildirmeleri istendi.
Kendi işini yapıp tecrit altına alınan kişilere günde 100 dolar destek sağlandı; evlerinde izole durumda kalamayacak olan kişilere de hükümet tesislerinde kalma izni verildi.