İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran, açıklanan aralık ayı verisinin enflasyon konusunda iyimserliği desteklediğini belirterek, enflasyonla mücadele konusunda Merkez Bankası’nın başarılı olacağına düşündüğünü söyledi.
İş Bankası Genel Müdürü Aran, açıklanan aralık ayı verisinin enflasyon konusunda iyimserliği desteklediğini belirterek, şöyle devam etti:
“Yüzde 3’ün altında gelen her oran, bizi yıllık da yüzde 36’ya getirir. Dolayısıyla sene sonu Merkez Bankası’nın hedefi olan yüzde 36 için, yüzde 3’ün altında gelen her oran çok ideal. Bunun belki ocakta bir miktar vergi artışları, yeniden değerleme artışı, asgari ücret artışı gibi nedenlerle ocakta yüksek olabilir ama ondan sonra tekrar şu anda açıklanan aralık enflasyon seviyesine gelirse ben sene sonunda 36 olmasa da Merkez Bankası’nın ifade ettiği 36-42 bandında enflasyonu sene sonunda görebileceğimizi ve Merkez Bankası’nın enflasyonla mücadele konusunda başarılı olabileceğini düşünüyorum. O yüzden enflasyon konusunda ben Merkez Bankası’nın hedefini tutturacağı bir yıl olacağına inanıyorum.”
KREDİ ALMA KONUSUNDA TALEP O KADAR GÜÇLÜ DEĞİL
Aran, kredi konusunda, bankaların kredi iştahının oldukça yüksek ama müşterilerin kredi alma konusundaki talebinin o kadar güçlü olmadığını vurguladı. Şu andaki faiz oranı seviyeleriyle kredi vermekte kolay hareket edemediklerini aktaran Aran, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Oldukça zorlanıyoruz. Bankalar olarak bu koşullarda, bu oranlarla müşterilerimiz haklı olarak faizlerin düşmesini bekliyorlar. Uzun dönemli yatırımlar konusunda da biz bugünün oranlarına değil aslında Merkez Bankası’nın ve OVP’de öngörülen hedeflerin gerçekleşeceği varsayımıyla o kredi vadesi içerisinde ilk iki yıl değil, belki 5 yıllık bir krediyse son 3 yılda kar edecek fiyatlamalara yönelebiliyoruz. Yatırım kredileri o yüzden daha cazip oranlarla bugünün oranlarını yansıtmayan daha cazip oranlar olabiliyor. Yabancı para da öngörülebilirlik sağlandıktan sonra yabancı para kredilerinde, yatırım kredileri konusunda en çok tercih edilen yabancı para kredilerinde bu yılın özellikle ilk çeyreğinden sonra önünün açılabileceğini düşünüyorum, değişken faiz oranıyla. Şimdi bankalar kredi verme iştahları yerinde ama müşteriler haklı olarak bu sefer kredi almada tereddüt ediyor. Bunun orta noktası yılın ikinci yarısında bulunacaktır.”
KUR ARTIŞI BEKLEYENLERİN YANILACAĞI BİR YIL OLACAK
Aran konuşmasında şu noktalara dikkat çekti; “Kur artışı bekleyenlerin yanılacağı bir yıl olacak. Şu an Türkiye’de pozitif faize geçildi. Açıklanan enflasyon geçmişin, verdiğimiz faiz gelecek 3 ayın. Buna dikkat edin. Dolarda kalanın aleyhine bir durum olabilir. Bu yıl devalüasyon beklentim ‘sıfır’. Olacağını sanmıyorum. Seçim ekonomisi beklemiyorum. Türk Lirası’nın aşırı değerleneceği bir yıl olabilir. İhracatın etkilenmemesi için Merkez Bankası döviz alımı yapabilir.
Faiz seviyesi şu an yeterli. Ancak daha da yukarı gitmesi istihdam ve büyüme için risk. Bazı sektörlerde istihdam kayıpları olabilir. 45 seviyesi ile birlikte bu yaşanabilir. Şu an tekstil gibi alanlarda bunun işaretlerini görüyoruz. Enflasyonda bu şekilde yüzde 3’lük gerçekleşmeleri yakalayabilirsek Merkez Bankası’nın hedefini 36-42 bandında yakalarız. Ben burada başarı görüyorum.”