Steve Hanke: TCMB’nin yerinde olsam daha agresif davranırdım
  1. Anasayfa
  2. Genel

Steve Hanke: TCMB’nin yerinde olsam daha agresif davranırdım

0

Türkiye’de enflasyon, on yıllardır ekonominin merkezinde yer alan bir olgu olarak varlığını sürdürüyor. 1990’lar ve 2000’lerin başlarından bu yana enflasyon, Türkiye’nin ekonomik gerçekliğinde adeta ayrılmaz bir parça haline gelmiş durumda. Öyle ki 2005 yılının başından 2024 yılı Eylül ayında kadar geçen 237 aylık sürenin yalnızca 126’sında Türkiye’de yıllık enflasyon yüzde 10 seviyesinin altında kaldı.

Avrupa’da enflasyon için ‘canavar’ benzetmesinin yapılması sık rastlanılan bir durumdur. Üstelik enflasyon genel bir eğilim olarak Türkiye’nin aksine Avrupa’da yüzde 10’un çoğunlukla altındadır.

TÜİK’e göre Eylül ayında enflasyon aylık yüzde 2,97 artarken yıllık enflasyon, aylardır ilk kez yüzde 50 seviyesinin altına geriledi. Ancak bu düşüş bile bazı kesimlerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyonla mücadele stratejisini sorgulamalarına yol açtı.

Dün TCMB Başkanı Karahan, enflasyon verisinin ardından gerçekleştirdiği bir sunumda sıkı para politikasının devam edeceği sinyallerini verdi. UBS gibi bazı uluslararası finans kuruluşları, TCMB’nin faiz indirimi döngüsünün gelecek yılın başına ertelenebileceği yönünde öngörülerde bulundu. Mevcut ekonomi programının çalışmadığını düşünen finansal piyasalar uzmanı İris Cibre sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda “Merkez Bankası’nın yıl sonu beklentisi yüzde 38’in tutması için aylık ortalama yüzde 0,5 üst bant yüzde 42’nin tutması için aylık ortalama yüzde 1,5 enflasyon açıklanmalı Bu data ne yazık ki dezenflasyonist sürece girmediğimizi gösteriyor Program çalışmıyor…” dedi. TCMB Eski Başekonomisti Hakan Kara ise “Faiz indirimi Kasım’da zor görünüyor” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’de dezenflasyon süreci devrede ve istikrarlı”

Bu tartışmalar devam ederken, Johns Hopkins Üniversitesi’nde Uygulamalı Ekonomi Profesörü olan ve hiperenflasyon konusunda uzmanlaşmış Steve Hanke, Türkiye’nin şu anda bir dezenflasyon süreci içerisinde olduğunu ve bu sürecin istikrarlı ilerlediğini belirtti. Hanke, CNBC-e’ye e-posta yoluyla gönderdiği değerlendirmede, “Türkiye’nin resmi enflasyon ölçümleri tam olarak benim tahmin ettiğim şekilde hareket ediyor. Enflasyon düşüyor ve düşmeye devam edecek” dedi. Hanke, Türkiye’deki dezenflasyon sürecinin devrede olduğunu ve bu sürecin istikrarını koruduğunu vurguladı. Ancak Hanke, bu sürecin daha da hızlanabileceğini ima ederek, “Eğer TCMB Başkanının yerinde olsaydım, muhtemelen daha agresif olurdum” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de dezenflasyon süreci devrede ve istikrarlı. Ancak, Merkez Bankası başkanı olsaydım daha agresif davranırdım. Türkiye’nin para arzındaki (M3) büyüme oranı yavaşlıyor olsa da, hâlâ çok yüksek. Şu anda yıllık yüzde 44 oranında büyüyor. Bu, Türkiye’nin yıllık yüzde 5 enflasyon hedefini tutturmaya uygun olan “Hanke’nin Altın Büyüme Oranı” olan yüzde 12.4’ün çok üzerinde.

Johns Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Ekonomi Profesörü Steve Hanke

Hanke’nin bu agresiflik yorumu, Türkiye’nin geniş tanımlı para arzı (M3) konusundaki gelişmelerle bağlantılı. Profesör Hanke, TCMB’nin uyguladığı politikaların dezenflasyon yarattığını kabul etmekle birlikte, M3 para arzındaki artışın hâlâ yüksek olduğuna dikkat çekiyor. Hanke değerlendirmesinde , “Türkiye’nin M3 para arzı büyüme oranı yavaşlıyor olsa da hâlâ çok yüksek seviyelerde. Şu anda yıllık yüzde 44 oranında büyüyor” dedi. Hanke’ye göre bu büyüme oranı, onun “Altın Büyüme Oranı” olarak adlandırdığı ideal yüzde 12,4 seviyesinin oldukça üzerinde bulunuyor. Hanke’nin bu altın oranı, ekonominin sağlıklı büyüme ve fiyat istikrarı arasında bir denge sağladığı bir seviyeyi ifade ediyor.

Kaynak: CNBC-E

  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    alk_l_yorum
    Alkışlıyorum
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    d_nceliyim
    Düşünceliyim
  • 0
    be_enmedim
    Beğenmedim
  • 0
    _ok_k_zd_m
    Çok Kızdım

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir